Cumartesi, Temmuz 12, 2008

Ahmed Muhiddin ve Kültür Hareketi Üzerine Bir İnceleme (5)

Genel Bir Değerlendirme

Kendilerine ihtisas alanı olarak doğuyu ve doğu toplumlarını seçen birçok oryantalistin içine düştüğü önyargılı tutum ve doğuyu tanımaksızın yaptıkları incelemeler Ahmed Muhiddin’i bu aydın grubuna karşı temkinli davranmaya itmiştir. Netice itibariyle tezinin amacı da bu önyargılarla dolu ve bilinçsiz yaklaşımları bertaraf edebilmek ve yaşanan kültür hareketi çerçevesinde yaşanan gelişmelerden batıyı haberdar etmektir.

Ahmed Muhiddin’in kültür alanındaki dönüşümü ve bu dönüşümün arka planındaki itici güç ve taşıyıcı unsurları keşfetmek için anahtar kavram olarak şiiri seçmesi ilk bakışta bir batılı için tuhaf gelebilir. Zira şiir doğunun anlam dünyasında batıdakinden çok daha büyük bir anlam ifade etmektedir. İslam toplumlarında tasavvuf genel itibariyle bilgi ve hikmetin taşıyıcısı olmuş ve bunu yaparken de araç olarak şiiri kullanmıştır. Hakeza Ahmed Muhiddin de tezinde buna dikkat çekerek; Batı’daki anlamda sistematize olmuş bir felsefe anlayışının Türklerde olmayışının hikmet ve bilgi arayışı içinde olunmadığına işaret etmeyeceğini, felsefenin yerini doğuda şiirin tuttuğunu ve dolayısıyla batıda felsefe yoluyla yaşanan dönüşümün doğuda şiir vesilesiyle ve onun önderliğinde gerçekleşeceğini belirtiyor. Ve bu nispetle şiiri oldukça önemsiyor. Kültürel dönüşümün ipuçlarını dönem şiiri ve şairlerinde arıyor. Tezinde özellikle kültür hareketine verdikleri yön sebebiyle önemli katkıları olduğunu düşündüğü Namık Kemal, Abdülhak Hamid, Tevfik Fikret, Ziya Gökalp, Mehmed Emin ve Mehmed Akif gibi isimlere genişçe yer veriyor.

Ahmed Muhiddin’in önem verdiği bir diğer mevzu ise gelişim halinde olduğunu söylediği kültür hareketinde yaşanan batı etkisine olduğundan fazla önem atfedilmesi ve etkisinin abartılmasıdır. Zira Ahmed Muhiddin dönüşümde dahili nedenlerin öncelikli olduğunun altını defaatle çiziyor.

Batı karşısında hissedilen yenilginin etkisiyle kültür hareketini oluşturan unsurlar evvela kendi iç dinamiklerine yöneliyor ancak batı kaynaklarının istifadeye açılmasıyla batı etkisi altına giren hareket Batıcılıkla bir kırılma yaşadıktan sonra Milliyetçilik ve Reformasyon akımı vesilesiyle kendi mecrasında akmaya devam etmiştir.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Teşekkür ederim, bu yazınızla çok yardımcı oldunuz.